ENGLISH
Eğitime Adanmış Hayatlar Programı Yapıldı
Enderun Özgün Eğitimciler Derneğimiz, “Eğitime Adanmış Hayatlar” programı kapsamında sezonun ilk oturumunda Araştırmacı-Yazar Erol Erdoğan’ı ağırladı. İMH Genel Merkezi Bahariye Mevlevihane’sinde gerçekleştirilen programda Araştırmacı-Yazar Erol Erdoğan “Gençlerle İletişim” içerikli kıymetli düşüncelerini eğitimciler ile paylaştı.
Açılışını gönüllere işleyen Kur’an-ı Kerim tilavetiyle yaptığımız programımız, Enderun Özgün Eğitimciler Derneği Başkanımız Mehmet DAĞ hocamızın sahneye takdim edilmesi ve selamlama konuşmasıyla başladı. Daha sonra Araştırmacı-Yazar Erol Erdoğan hocamızın özgeçmişinin sunulması ve sahneye takdimiyle program devam etti.
Araştırmacı-Yazar Erol Erdoğan Hocamız “Gençlerle iletişimi anlayabilmek için zihnimizde yer alan kabulleri çıkarıp atmamız gerektiğini söyledi. Çoğumuzda gençlerle iletişimin zor olduğu hususunda icma olduğunu, gençlerin duyarsız, ilgisiz ve okumadığına dair önyargıların baskın olduğunu ifade etti. Bugün gençlerimizi anlamıyorsak yaşamak ve yabancılaşma var, bir kopuş var. Bu kopuş eksik çocuklukla ifade edeceğimiz bir zeminden kaynaklanmaktadır. Çocuğunuz zamanında sevgiden, ilgiden, oyundan mahrum kalmasın. Her yaşın gerekleri zamanında olmalıdır dedi. Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’nin hayatına bakmak gerektiğini ve Efendimizin uyguladığı iletişim metodunun etkili ve kalıcı olması adına çok önemli olduğunun altını çizdi.
Eksik çocukluk, hayatımızdan çocukları kovmuş olmamız, çocuklarla geçirilen niteliksiz vakitler çocuğu sizden uzaklaştırır, çocuk kendini dinleyecek bir mecraya gider, okumanın öneminden bahsediyoruz otuzundan sonra okumayı terk ediyoruz sonra da bugünün gençleri okumuyor diye yakındığımızı ifade eden Erdoğan, gençlerin okuduğunu, en çok okuyanların 10 ile 30 yaş aralığında olduğunu belirtti.
Günümüzdeki iletişim problemlerine de değinen Erdoğan, eksiz çocukluk, çocukların hayatımızdan uzak olması ve en genel anlamda okumayı terk etmesek kopuşlarda olmayacaktır. Gençlerle iletişim sorunu çocukluk döneminden itibaren başlıyor. Helikopter aile, ahtapot aile, aşırı koruyucu aile çocuğun kendisi olmasını engelliyor, deneyimsiz bırakıyor. Çocuk büyüdüğünde üzerine düşeni yapmadığında bu sefer gençleri suçlamaya başlıyor. Bu suçlayıcı davranış gençlerle bir iletişim sorunudur, dedi.
Oyun, bu işin en önemli motor gücüdür diyen Erdoğan, ailelerin çocuklarını oyundan yoksun bırakılması istemeleri sürekli bilgi yüklenmesini istemeleri son derece yanlış olduğunu belirtti. Kavram ve tanımları bugün doğru yapılmadığını, çocukların kendi aralarında olan çekişmelerini hemen akran zorbalığı diyerek hareket edildiğini söyledi.
Yapılan anketlerde gençlerin yetişkinlerin kendilerini kırka yakın konuda suçladığını, dışladığını, ötekileştirdiğini ifade etti. Toplumsal icma olarak söylenen gençler internet bağımlısı, gençler kitap okumuyor, gençler ilgisiz, duyarsız, sorumsuz ithamlarının koskoca yalan ve yanlış olduğu gerçekliğinin altını çizdi. Toplumdaki yozlaşmayı, sekülerleşmeyi kadınların kıyafeti ve gençler üzerinden analiz ediyoruz, bu bakış ve yaklaşım gençlerle iletişim ve kopuş sorunu oluşturuyor dedi.
Gençlerle ilgili iletişim problemlerini nasıl çözebiliriz? Birinci olarak zihnimizde gençlerle ilgili her ne önyargı ve kabul varsa gözden geçirip tahkik etmemiz gerekiyor. Gençler asosyal, internet bağımlısı, okumuyor, gençler geleceğimizdir cümlesi gibi.Gençler bugünümüz ve geleceğimizdir, demeliyiz.
İkincisi gençleri dikkatle çok çocuk ve gençlerimizi dinlemeliyiz. Nitelikli dinleme önemlidir. Dinlemenin onlarca yöntemi vardır. Dinlemek için önce kıymet vermek gerekiyor. Dinlemek başlı başına şifadır, çözümdür. Dinlemek gençlerle aramızda en önemli şifa ve çözüm argümanıdır. Bu sıralar toplum ve yetişkinler gençlerin kullandığı “aynen ”kelimesine taktı. Yetişkinler bu yaklaşımı hemen gençlerin kelime fakiri olduğuna yordu. Hâlbuki gençlerin bir kısmı bu tabiri yetişkinlere yönelik protesto yöntemi olarak kullandığını görüyoruz.
Gençleri doğru anlamak, sağlıklı iletişim kurmak için bugün bilgiye erişim piramidi değişti. Bugün dedeler çocuk, çocuklar dede mesabesindedir. Bilgi yandan ve alttan geliyor. Bugünün çocukları dedelerinin, babalarının beşiğini sallıyor. Gençler üst kuşakların bilmediği bilgilere sahip olduklarının idraki içinde kendilerinden de çok şeyler öğrenebileceğimizi bilmemiz gerekir. Haklar çağındayız. Çocuk ve gençlerimize hakkın varsa sorumluğun da vardırı öğretmemiz gerekir.
Dua ile açılışın yapıldığı programımız “Gençlerle iletişim”e dair doyurucu bilgi ve paylaşımlarla sona erdi. Konuğumuzu hediye takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile programımız sona erdi.
